15 Ocak 2013 Salı

İDAM EDİLEN VEYSEL GÜNEY'İN CENAZESİNİ ALAN ALBAYA 32 YIL SONRA SORUŞTURMA BAŞLATILDI


Devrimci 78'liler Federasyonu, Meclis kararı olmadan hakkında özel kanun çıkartılarak 1981'de idam edilen, ancak cenazesi ailesine teslim edilmeyen ve şimdiye kadar da bulunamayan Veysel Güney'in cenazesini teslim alan Yüzbaşı Burhan Erdem'in 32 yıldır bulunamayan kimlik bilgilerine ve adresine ulaştı. Erden'in kimlik bilgilerini ve ikamet adresini savcıya veren federasyon Erdem hakkında "cenazesinin kaybedilmesi suçunu tek başına ya da iştirak halinde işlemek, suç faillerini gizlemek ve görevi kötüye kullanmak" suçundan suç duyurusunda bulundular. Savcılık hazırlık numarası vererek, soruşturma başlattı.

TEĞMENİN ÖLÜMÜNDEN SORUMLU TUTULDU, İDAM EDİLDİ
12 Eylül darbesinden 3 ay sonra Gaziantep’te askeri operasyonla yakalanan Veysel Güney, operasyonda çıkan çatışmada teğmenin ölmesinden sorumlu tutuldu. Kahramanmaraş, Gaziantep, Adıyaman, Hatay ve İçel İlleri Sıkıyönetim Komutanlığı 2 Nolu Askeri Mahkemesi’nde yargılanan ve Güney hakkında infazı için 8 Haziran 1981'de 2473 sayılı “Veysel Güney Hakkındaki Ölüm Cezasının Yerine Getirilmesine Dair Kanun” çıkarıldı. Ertesi gün Resmi Gazetede yayınlanan kanundan sonra Güney, 10 Haziran günü idam edildi.
Veysel'in cenazesi defini için tutulmuş olan tutanak ile infazda hazır bulunan Hükümet Tabibi Fahri Zenciroğlu ve Cumhuriyet Savcı Yardımcısı Mete Göktürk tarafından Yüzbaşı Burhan Erdem’e teslim edildi. Ancak cenazeden daha sonra haber alınamadı.

DNA UYMADI
Cenazesi ailesine verilmeyen Güney'in mezarının yıllar sonra Gaziantep eski mezarlığında olduğu iddia edildi. Bunun üzerine başlatılan soruşturmada Mezarlık Müdürlüğü'nün 1981 yılı kayıtları incelendi ve 9 Haziran 1981 yılına ait son kayıtta, 105341 numaralı mezarda "faili meçhul" birinin yattığı ve ölüm gerekçesi olarak "idam" yazıldığı belirlendi. Mezar açıldı ve içinden çıkan kemiklere DNA testi yapıldı. Ancak sonuçlar Güney'in ne annesi ve babası ne de kardeşinin DNA'sıyla uyuştu. Savcılık "her ne kadar DNA testleri uyuşmasa da Güney'in 105341 numaralı mezarda  yattığı anlaşılmaktadır" dedi.
Tüm bunlar olurken Güney'in idamdan önce yazdığı ve ailesine verilmeyen  "veda mektubu" da Kara Kuvvetleri Komutanlığı'ndan istenen dava dosyasının içinden çıktı.

DEVLET BULAMADI
Güney'in sadece mektubuna ulaşan ailesi ve arkadaşları, Genelkurmay’a dilekçe göndererek, Erdem'in adresini istediler. Ancak Genelkurmay'dan "bilgilerin olmadığı"na dair yanıt alınca iş başa düştü. Devrimci 78'liler Federasyonu Erdem'in kimlik bilgilerini ve ikamet adresini kendi çabalarıyla buldu. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na bilgileri veren avukatlar Mehmet Horuş, İlyas Danyeli ve Kazım Genç, Erdem hakkında, "Güney'in idamı sonrasında cenazesinin kaybedilmesi suçunu tek başına ya da iştirak halinde işlemek, suç faillerini gizlemek ve görevi kötüye kullanmak" suçundan suç duyurusunda bulundu. Dilekçede, Güney'in idamı ve sonrasında yaşananlar sıradan bir infaz olayı olmadığı, idam kararının infazı ve mezarının kaybedilmesi süreçlerinin bir bütün olarak ele alınıp incelenmesi ile gerçeğin ortaya çıkacağı belirtildi.

"AYRI SORUŞTURMA AÇILSIN"
"Tarafımızdan yapılan araştırmalardan şu ana kadar şüpheli hakkında bir soruşturma açılmadığı anlaşılmaktadır" denilen dilekçede, olayın darbe döneminde işlendiği belirtilerek, "Darbe döneminde yaşanan insan hakları ihlallerinden biridir. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından darbe döneminde yaşanan insanlığa karşı suçlarla, işkence ve kötü muamele olaylarıyla ilgili yürütülen soruşturmalar devam etmektedir. Bu soruşturmalarda binlerce şüphelinin soruşturmaya dahil edilmesi beklenmektedir. Veysel Güney ile ilgili soruşturmanın da bu genel soruşturmaya dahil edilmesi ileri sürülebilir. Fakat ailesi açısından halen devam etmekte olan bir mağduriyet söz konusudur. Mezarının kaybedilmiş olması, darbe dönemindeki diğer idamlardan daha farklı bir sonuç doğurmaktadır. Ailesi ve kamuoyunun beklentisi dikkate alınarak, soruşturmanın ayrı bir dosya üzerinden yürütülmesi" talep edildi.
Savcılık hazırlık numarası vererek, soruşturma başlattı.
(Çınar ÖZER)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder